Topbaşın Damadının Tahliyesi Vicdanları Yaraladı

FETÖ operasyonları kapsamında tutuklanarak cezaevine konulan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın sağlık gerekçesiyle tahliyesi, tartışmaları alevlendirdi.

FETÖ operasyonları kapsamında tutuklanarak cezaevine konulan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın sağlık gerekçesiyle tahliyesi, tartışmaları alevlendirdi.   Tahliyeyi şaibeli bulan Toplumsal Adalet ve Dayanışma Derneği(TAY-DER) Fetullahçı Terör Örgütü ile Sivil Mücadele Platformu adına avukat Burak Bekiroğlu, gerek sağlık raporu ve gerekse de söz konusu kararı veren hakimin araştırılmasını istedi.   8 AYDA NE OLDU Avukat Burak Bekiroğlu, dilekçesinde Ömer Faruk Kavurmacı'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın  açıkça tehdit edildiği TUSKON toplantısına katıldığını anımsattı. Ömer Faruk Kavurmacı'nın FETÖ ile ortak hareket ettiğine ilişkin açık delilerin bulunduğunu vurgulayan Bekiroğlu, "Şüpheli hakkında  serbest bırakma kararı verilmesine gerekçe olarak  sağlık sorunları ileri sürülmüştür. Ancak şüpheli orta yaşlı olmakla beraber, eylemlerini gerçekleştirirken, gayet sağlıklıdır. Ve nasıl bir sağlık sorunudur ki bu 8 ayda baş göstermiş ve tahliyesine gerekçe yapılmıştır" diye sordu.   ERGENEKON BAYLOZ ANIMSATMASI Öte yandan dilekçede Ergenekon ve Balyoz davalarına da atıfta bulunuldu. Dilekçede bu durum şöyle anlatıldı: "FETÖ terör örgütü mensuplarınca yapılan; Ergenekon, Balyoz Askeri Casusluk gibi kumpas ve tezgah davalarında bir çok kişi uzun yıllardan sonra ilerlemiş yaşlarına rağmen, sağlık problemi çekmeye başlamış, hatta bazı kişiler sağlık problemi olduğu halde tutuklanmış, ve isnat edilen suçlamanın vasıf ve mahiyeti ileri sürülerek suçsuz insanlar neredeyse serbest bırakılmamış, yıllardır tutuklu kalmışlar, ölüm noktasına gelince tahliye edilmişler, neticede bazıları bir süre sonra da vefat etmişlerdir."   ŞAİBELİ TAHLİYE Ömer Faruk Kavurmacı'nın tahliyesinin haklı olarak toplumda infial meydana getirdiğine dikkat çekilen dilekçede şu istemlerde bulunuldu: -Raporu veren doktorun FETÖ silahlı terör örgütü ile bağlantısı olup olmadığının tespiti, bu kişinin cep telefonu HTS kayıtlarının 5 yıl geriye dönük olarak incelenmesi, FETÖ terör örgütü şüphelileri, firari imamları ile temasının olup olmadığının tespiti, raporu veren doktor şüphelinin ailesinden veyahut ailesine bağlı şirketlerde çalışanlarla son 6 ayda telefon temasının olup olmadığının tespiti, raporu veren doktorun son 6 ayda banka hesaplarına ne kadar meblağ para yatırıldığının tespitine, şüpheli meblağlarda yatan paralar ve başkaca temaslar var ise doktor hakkında gereğinin yapılması.   -Kararı veren hakimin FETÖ silahlı terör örgütü ile bağlantısı olup olmadığının tespiti, bu kişinin cep telefonu HTS kayıtlarının 5 yıl geriye dönük olarak incelenmesi, FETÖ terör örgütü şüphelileri, firari imamları ile temasının olup olmadığının tespiti, hakimin  ailesinden veyahut ailesine bağlı şirketlerde çalışanlarla son 6 ayda telefon temasının olup olmadığının tespiti, hakimin son 6 ayda banka hesaplarına ne kadar meblağ para yatırıldığının tespitine, şüpheli meblağlarda yatan paralar ve başkaca temaslar var ise hakim hakkında gereğinin yapılması.   - Son olarak şüphelinin raporunun incelenmesinden sonra hem Adli Tıp Kurumu'na, hem de üniversite hastanesine ayrı ayrı aynı gün şüphelinin sevk edilerek İstanbul Barosu'nun belirleyeceği 5 bağımsız avukat ve doktor nezninde huzurda kontrol yapılmasını, veriler raporun gerçekliğinin şüphelinin hazır edilerek araştırılmasını, tüm bu hususlarda şaibe varsa tüm sorumlular hakkında gereğinin yapılması...   ELEKTRONİK KELEPÇE VURULSUN   Öte yandan Avukat Bekiroğlu, dilekçesinde Ömer Faruk Kavurmacı'ya yurt dışı yasağının yanı sıra elektronik kelepçe de takılmasını istedi. Dilekçede bu durum şöyle yer aldı: "Bu süreçte şüpheli hakkında, tedbiren yurt dışına çıkış yasağı konulmasını, ek tedsir olarak sonuç çıkana kadar elektronik kelepçe ile tedbiren kontrol altına alınmasını arz ve talep ediyoruz."