Tüm dünyayı etkisi altına alan salgın döneminde olumsuz olarak etkisini gördüğümüz en önemli alanlardan biri hiç şüphesiz eğitim sistemi oldu. Çocukların, pandemi döneminde, arkadaşlarından ve öğretmenlerinden ayrı kalmaları sosyalleşme ihtiyaçlarını karşılayamamaları okulların tekrar açılması ile birlikte birçok uyum problemlerini beraberinde getirdi. Bu problemlerin en başında ise “okula uyum” problemi yer almaktadır.
Evde bulundukları zaman içerisinde teknolojiyi yoğun olarak kullandıkları için, yüz yüze eğitimde zorlanan çocuklara ortanyasyon eğitimi verilirken, bu eğitimin devamlılığı dikkate alınmalıdır. Okul kurallarından uzak kalan çocuk, tekrar okul ortamına döndüğünde, kendini okul ortamında güvende hmez ise hem kendisi hem de çevresi için eğitim ortamını zorlaştıran davranışlarda bulunabilir.
Rehberlik birimi olarak, bu bağlamda destek vermeye çalıştığımız konulardan en önemlisinin başında ise çocukların birbirine tahammül edememeleridir. Ortak paylaşım alanı olarak kabul gören; sınıf, yemekhane, spor salonu ve bahçe gibi alanlarda kural gerektiren davranışlarda sık sık istenmeyen hareketlerin uygulandığı gözlemlediğimizde çocuklarımızın uzaktan eğitim sürecinde aslında nasıl bir yalnızlık içinde olduğunu gözler önüne sermektedir. Bu dönemde çocukların derslerden çok arkadaşlarını özlediği göz ardı edilmeden kuralların benimsenmesi konusunda çocuklar sık sık bilgilendirilmedir.
Toplum olarak zor bir süreçten geçerken, çocuklarımızın daha hassas olduğunu aklımızdan çıkarmamak koşulu ile onları okula hazırlama konusunda öğretmen kadar velilere de görev düşmektedir. Veliler bu dönemde, çocuklarına okulun bir gereklilik olduğunu ve bu nedenle okula gitmenin zorunluluğu hakkında bilgi vermek yerine, okulun çocuk için hayata hazırlık süreci olduğu vurgulanmalıdır.
Uyum sürecinin uzaması akademik anlamda da başarı düşüklüğüne neden olacağından okulda bununla ilgili velilere yönelik çalışmalar yapılması, çocuğun hem duygusal hem de bilişsel alanda gelişmesine katkıda bulunacağı unutulmamalıdır.