Teknoloji dediğimiz zaman özellikle de çocuklar tarafından anlaşılan ilk şey ‘sosyal medya’ kavramı oluyor. Bilgi sağlama, kaynak paylaşımı, hizmet sağlama, e-posta ve alış-veriş ihtiyacını karşılamak için kullanılmaya başlayan sosyal alan giderek yerini oyun, eğlence ve duygu paylaşıma bırakmaktadır. Çocuklara verdiğimiz teknoloji okur-yazarlık eğitimi sırasında ‘bu konuların hepsini ailelerimize de anlatın öğretmenim’ cümlesini her defasında duymaya başladık. Ailelerinin özellikle instagramda geçirdikleri zamandan şikayet eden çocuklar, kaliteli zaman geçirememenin sebebini kendilerince bir tür bencil duygudan kaynaklandığını tanımlamaya çalışıyorlar. Bu bencil duygu, her ne kadar biz anne ve babaların kendimize ayırmak istediğimiz, bizce kısa ve yetersiz görülen dakikalar olsa da çocuk için yüksek derecede ihmal anlamına gelebiliyor. Aile kavramını pekiştiren şeylerden en önemlisi olan akşam yemeklerinin bir arada yenmesine özen gösterilmesi gerekir. Annenin yemek hazırlayana kadarki geçirdiği sürede çocuğun ona yardım ederken bir yandan da o gün okulda yaşadığı ve onda duygusal etki bırakan olayı anlatması çocuk için önemli bir etkidir. Ailedeki tüm üyeler kendi sorumluluğu içerisinde yapılması gereken işleri tamamladıktan sonra, özellikle anne ile 30 dakika mutfakta bir kahve ya da bitki çayı içmek için randevulaşmak, hem eğlenceli hem de aitlik duygusunun pekişmesi için inanılmaz güzel duyguları ortaya çıkaran zaman dilimidir. Bizler için çok küçük ve önemsiz gibi görünen birçok ayrıntı çocuğun dünyasında o kadar büyük bir yer kaplar ki, daha sonraları sadece psikolojik değil, fiziksel olarak da sorunların çıkmasına neden olabilir. Günümüzde her ailenin çocuğu ile kitap okuma fırsatı yakalaması zor olsa da, bir arada olunan zamanların sadece çocuk eksenli olmasına dikkat edebilmek imkansız olmasa gerek. Cep telefonlarının 1 saat de olsa kapalı tutulmasının, o sıra birlikte geçirilen zamanın verimliliğini artıran bir eylem haline gelmesi ne kadar üzücü bir durumdur oysa…Kısa bir süre merak, beğenilme ve egomuzu destekleyen birçok duygudan uzaklaşmak belki bizlere de iyi gelecektir. Sağlıklı iletişimin kurulmasına bir anlamda engel olan şey teknolojinin yanlış kullanımı olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı programı izlemek istemediğimiz için kendimize ait bir oda oluşturmak ve aynı evde birden fazla televizyonun olması en önemli duygulardan bir olan paylaşımı azaltmaktadır. Ortak izlenebilen bir programın belirlenmesi ve keyif içinde izlenmesinin çocuk için ne kadar da önemli bir şey olduğunu unutmamak gerekir. Çocuğa teknoloji kullanımı ile ilgili yasaklar getirirken önce kendimiz de kurallara uyma eğiliminde olduğumuzu göstermeliyiz. Amaç; çocukların bilişim teknolojilerini kullanırken kendini kontrol etme, disiplin ve sorumluluk gibi beceriler geliştirmesine yardımcı olmak olması gerekirken başka bir duruma dönüşen bu kullanma alanı her yönden hayatımızı etki altına almayı başarmıştır. Farkındalığımızı artırmak adına her akşam 30 dakikalık mutfak molaları çocuk ve biz için vitamin değerindedir. Bunu mecburiyet ve görev olarak değil de tamamen sevgi ve ilginin içselleşmesi için yaptığınızı kendinize sürekli hatırlatın…